18 Eylül 2019 Çarşamba

Elazığlının Biri

Elazığlının biri İtalya’da Fiat fabrikasında çalışan bir işçi...
O zamanki Sovyet lideri Krusçev, resmi bir ziyaret için İtalya’ya gelmiş. Programda Fiat tesisleri de var. Fabrikanın tezgâhları arasında dolaşırken Elazığlıya rastlamış. Herkesin gözü önünde “Vay Elazığlı kardeşim ” diye sarılıp kucaklaşmış. Orada ayaküstü sohbet etmişler.
Tüm protokol bu dostluktan şaşkın… Konuk gittikten sonra patron,,
Elazığlıyı çağırıp, Krusçev’i nereden tanıdığını sormuş. Hemşehrimiz ‘Hiiiç’ demiş. Ben eskiden komünisttim.
1 Mayıs kutlamaları için parti beni Moskova’ya göndermişti. Orada tanışmıştım.
Olay unutulmuş. Üç beş ay sonra bu kez Amerika Başkanı Nixon gelmiş İtalya’ya.
Yine aynı program ve fabrika ziyareti… Tezgahların arasında “Vay Elazığlı kardeşim … Vay Nixon…” muhabbeti.
İyice meraklanan patron ziyaretten sonra Elazığlıyı yine çağırtmış. Soru da cevap da aynı. Bir ara Amerika’ya göç etmeye kalkıştım. New York’ta başım polisle belaya girdi. Bu Nixon o zaman çiçeği burnunda bir avukattı. Beni o savunmuştu.
Olay bu kadarla kalsa iyi.
İki ay sonra Fransa Başkanı De Gaulle ziyaretinde de aynı manzara yaşanınca patron Agnelli derin bunalımlara girmiş. Kendisini tanıyan yok. Yanında çalışan Elazığlının uluslararası çevresi var.
- De Gaulle’ü nereden tanıyorsun?
- Nazilere karşı Paris’te yeraltı savaşı yapıyorduk. Özel kuryesiydim.
- Sen herkesi tanır mısın?
- Evet, hemen hemen... Patron iyice hırslanmış.
- Neredeyse Papa da arkadaşım diyeceksin.
Elazığlı gülmüş.
- Tabii. Yakın arkadaşımdır.
Çıldırma noktasına gelen Agnelli haykırmış:
- İspatla. İspatlayamazsan kovarım...
Elazığlı:
- Tamam, bu pazar ayininde Vatikan meydanında olun. Papa balkondan halkı takdis ederken ben yanında olacağım.
Patron pazarı iple çekmiş.
Vatikan’da Papa’yı bekleyen kalabalığın arasına karışıp beklemeye başlamış. Bir süre sonra Papa balkona çıkmış. Yanında Yine Elazığlı...
Kalabalığa bakıp, patronunu bulmaya çalışıyor.
O sırada bir kargaşa olmuş. Biri bayılmış.
Elazığlı bayılanın kendi patronu olduğunu görünce Papa’ya “Bana müsaade” deyip meydana koşmuş.
Agnelli yerde yatıyor. Bir iki kişi de ayıltmaya çalışıyor.
Elazığlı çevresindekilere, “Bu benim patronumdur, ne oldu?” diye sorunca biri cevap vermiş:
- Siz Papa ile balkona çıktığınızda bunun önünde iki Japon turist vardı. Japonlardan biri senin patronuna döndü. “Şu sağdaki bizim Elazığlı ama yanındaki kim?” diye sorunca seninki düşüp bayıldı.