8 Şubat 2019 Cuma

AŞK BİR SIZMA HÂLİDİR



Biz, başımıza aşkın taşının düştüğünü bir mevsim geçtikten sonra fark
ettik. Bir gün evi düzenlerken fark ettim. Bir de baktım ki, benden çok
Yaman'ın eşyaları var. Küçük küçük poşetlerle sızmıştı. Aşk bir sızma
halidir. Bizim Yaman'la tarihe kayıt olarak düşeceğim hiçbir kavgamız
olmadı. O, kalbini insanlara açarken de, onlara güvenirken de çok
hızlıydı ve kırılması da doğal olarak aynı hızla olabiliyordu.
Aktörlerin kalbi camdandır. Aşk kendinden vazgeçme halidir, kendi
benliğini ezmeden 'biz' olabilme halidir. İnsan egosu denetlenmesi en
güç olan şeydir. Bunu ancak aşk becerebilir, sadece aşk ile üstünden
atlayabilirsiniz.





Eee bazen de sıkılırdık, hele üç beş aydır bir
aradaysak birbirimizin gözüne bakardık, önce kim gidecek diye, böyle
nefes molaları da verirdik. Döndüğümüzde yepyeni bir enerji ve hasret
bekliyor olurdu bizi. Aşk bazen de bir kıyamama hâlidir...





Böyle,
bir şölen gibi, bir lunapark gibi sevdalık yaşayınca bu görkemi
taşımayan her şey bir çadır tiyatrosu gibi geliyor insana. Bu ateşle
yanma hâli, o kadar derinden, için için yanıyor ki, dönüp bir başka
ölümlüyü yakmaya içi elvermiyor insanın. Yaman'la her günümüz Sevgililer
Günü'ydü. Eşine bu kadar çok çiçek getiren bir adamı daha analar
doğurmamıştır. Biz birçok defa sabah uyanıp birlikte gün doğumunu
seyreder, ne bileyim çingene vapuruna binip sabah erken Boğaz'ı
turlardık. Bu gün eksik olan ne? Bu topraklarda aşk ve mutluluk
kutsanmaz, ayrılık ve acı kutsanmıştır. Birlikteliklerdeki tutku
kutsanmaz da, ayrılıktaki tutku kutsanır hep. Yaralarıyla mutlu olmaya
daha yatkın bir kültüre aitiz biz!





Öyle kadınlar ve erkekler
tanıyorum. Risk almıyorlar. Aşk emniyetli bir şey değildir. Emniyetli
olan sevgidir. Aşk ehlileşmez. Sakinleşemez. Öyle olursa akraba
olursunuz...





Meral Okay