Peder John'un Cumartesi gecesi banyo zamanı gelmiş, genç rahibe Magdalene Edwards, yaşlı rahibenin kendisine verdiği
talimata uygun olarak banyo suyunu ve havluları hazırlamıştı.
Magdelene ayrıca, eğer kendine hakim olabilirse Peder John'un
çıplak bedenine bakmaması fakat Peder'in kendisine söylediği
herşeyi yapması ve dua etmesi talimatını da almıştı.
Ertesi sabah, yaşlı rahibe Magdelene'ye Cumartesi gecesi
banyosunun nasıl gittiğini sordu.
- "Ahh hemşire," dedi genç rahibe rüyadaymışcasına. "Kurtarıldım".
- "Kurtarıldın mı? Bu harika şey nasıl oldu ?" diye sordu
yaşlı rahibe.
-"Şey, Peder John su dolu küvette yatıyordu. Kendisini
yıkamamı istedi. O'nu yıkarken, tanrının cennetin anahtarını sakladığını
söylediği bacaklarının arasına doğru elimi itti.
- "Öyle mi yaptı?" dedi yaşlı rahibe dümdüz bir sesle.
- "Ve Peder John, eğer cennetin anahtarı benim kilidime uyarsa,
cennetin kapılarının bana açılacağını ve kurtuluşumun ve ebedi huzura kavuşmamın temin edileceğini söyledi ve sonra Peder John cennetin anahtarını kilidimin içine soktu.
- "Gerçekten mi ?" dedi yaşlı rahibe daha da düz bir sesle.
-"Önce korkunç bir acı verdi, fakat Peder John kurtuluşa giden
yolun çoğunlukla ızdırapla dolu olduğunu, Ama daha sonra tanrının güzelliğinin, içimi müthiş bir coşku ve zevkle dolduracağını
söyledi. Ve öyle oldu, kurtarılmak çok güzel bir duygu."
- "O günahkâr şeytan!" dedi yaşlı rahibe. "Bana onun, Cebrail'in
borazanı olduğunu söyledi ve ben kırk yıldır o borazanı üflüyorum!"